Rafael Nadal'ın 2013 Wimbledon Şampiyonası'nın 1. Turunda şok çıkışı, şimdiye kadarki en büyük üzüntülerden biri olarak tarihe geçecek. Turnuvada 5. olan Nadal, düz setlerde dünya sıralamasında 135. sırada yer alan Steve Darcis'ten ilham alan bir Belçikalı'ya düştü.
İki oyuncuyla ilgili birkaç istatistik, sonuca inanmayı daha da zorlaştırdı; Rafa daha önce bir Grand Slam etkinliğinin ilk turunda hiç kaybetmemişken, Darcis on yıllık profesyonel kariyerinde hiçbir zaman ilk beşte bir oyuncuyu yenememişti.
Nadal'ın dizinin durumu ve ilk turdaki maçındaki olumsuz etkisi hakkında çok şey söylendi. Bununla birlikte, sonuçta dizinin sorun olmamasının beş nedeni var.
1. Darcis'in yüksek oyun seviyesi
İlk iki set, sonunda Darcis'in galip geldiği bir tie-break'e gitti. Nadal, bu açılış setlerinde çoğunlukla rahat hareket ediyor gibi görünüyordu ve her iki sette de şansı vardı. Rafa her sette Belçikalının servisini kırmayı başardı, ancak Darcis çok önemli noktalarda öne çıktı ve bu setleri tie-break'e götürmek için gerçekten iyi oynadı.
Birinci sette Nadal'ın dört kırılma noktası fırsatı vardı, birini dönüştürdü ve ikinci sette ikiden biriydi. Bunun bir nedeni, ilk iki sette 13 asının 11'ine hizmet eden Darcis'di. Ayrıca ilk servisinin (%73) gerisinde yüksek oranda puan kazandı ve sık sık fileye geldi ve Nadal'ın ritmini alt üst etti.
ucuz beyaz kanvas tenis ayakkabıları
Darcis iyi bir çim kort oyuncusu ve yeteneklerini 46 kez filelere girerek iyi bir etki yaratmak için kullandı ve bunu yaptığında da puanların %70'ini kazandı. Nadal, ikinci sette tie-break sırasında rakibi tarafından etkili bir şekilde kurtarılan set noktaları bile vardı.
Nadal'ın hareketi sadece üçüncü sette sınırlı görünüyordu ve servis atarken gözle görülür bir kalkış eksikliği vardı. Üçüncü sette bile, iki oyuncuyu ayıran tek servis molasıydı; Darcis aslında sette kazandığı tek kırılma noktasını dönüştürdü.
